Bahri Korkmaz


EKONOMİK AYAR…

EKONOMİK AYAR…


Söylenince birilerini rahatsız etse de ekonominin ayarı kaçık… Uzun süredir de freni boşalmış kamyon gibi yokuş aşağı gidiyor. Önüne kattığı fakir-fukarayı, emekliyi ve düşük ve  sabit gelirliyi ezip geçiyor. Ekonomi düzgün yönetilemeyince toplumun büyük kısmı da bu duruma feryat ediyor. Ev kiralarının yüksekliği, gıda ürünlerinin sürekli pahalı olması, elektrik, doğalgaz, benzin gibi vazgeçilmez enerji kaynaklarındaki önlemeyen yükseliş, her geçen gün sıkıntıyı arttırıyor. “Enflasyon düşecek” lafı artık inandırıcı olmaktan çok şehir efsanesi olarak karşılanıyor. “Avrupa'da da fiyatlar çok yüksek, dış güçlerin oyunu, muhalefet partilerinin muhalefetinden oluyor” gibi laflar da karın doyurmuyor. Zira iletişim araçları çok yaygın. Dünyanın hangi köşesinde ne oluyorsa kısa süre içinde duyuluyor. Gerçekler uzun süre gizlenemiyor.         
Ekonomistlerden edindiğimiz bilgilere göre ekonomide ayarın kaçmasının pek çok nedeni var. Ancak son dönemde yapılan bariz hatalardan bazıları şunlar… Kur Korumalı Mevduat projesi ile Türk insanının vergilerinden elde edilen gelir, zenginlerin cebine aktı. Türk ekonomisi bu büyük kamburdan bir türlü kurtulamadı. İşadamlarına, esnafa, girişimciye ve yatırımcıya verilen kredilerin faizleri çok yüksek. Yine emekliye, işçiye, memura bankaların verdiği tüketici kredilerinin faiz oranları da çok yüksek. İnsanların pek çoğu kredi borçlarını, tekrar kredi çekerek kapatmaya çalışıyor. Günü ve ayı kurtaran mutlu oluyor. Toplumun orta kesiminin ekonomik sıkıntılardan kaynaklanan feryatlarına son dönemde iş adamları da eklendi. Türkiye'nin giyim ve tekstil sektöründeki önemli firmaları (Kiğılı, LCW gibi) 6 ay ötesini göremediklerini belirterek bu gidişata dur denilmesini talep etmeye başladılar. Bazı firmalar ise iflas ettiklerini ilan ettiler. 
Ekonomistlerin açıklamalarına göre bizim ekonomimizdeki diğer kara delik ise oy kaygısıyla yapılan lüzumsuz yatırımlar. Hesapsızca yapılan bu gereksiz yatırımların başında Balıkesir, Kocaeli, Gökçeada, Uşak gibi yerleşim yerlerine yapılan havaalanları geliyor. Milyarlarca lira harcanıp ihtişamlı açılış törenleriyle açılışı yapılan bu tesislere kuşlar dışında inip kalkan hava aracı yok. Ancak buralarda açılan işletme ve çalışan personel için devamlı para ödeniyor. Devlet kurumlarındaki savurganlık da bir başka kara deliği oluşturuyor.  Kurum Amirlerini taşıyan pahalı makam araçları, araç şoförleri, kalabalık korumalarla ortaya çıkan ihtişamlı konvoyların faturaları hep milletin vergilerinden ödeniyor. Örnek; Diyarbakır İl Sağlık Müdürü'nün Ankara'da organize edilen bir toplantıya katılması gerekiyordu. Müdür, bu toplantı için kendisi uçakla seyahat ederken makam aracını ise karayollarından gönderdi. 5 günlük toplantı sona erince Müdür, yine uçağa binerek Diyarbakır'a döndü. Aracı ise boş olarak Diyarbakır'ın yolunu tuttu. Dolayısıyla 2000 kilometrelik bu gidiş-gelişte aracın harcadığı yakıt yine milletin vergilerinden ödendi. Bazı gazetelerde yer alan “kendisi havada, arabası karada” haberini okuyan insanlarımız “Hani tasarruf vardı?” sorusunu sormaktan kendilerini alamadılar. Söylenenlerle yaşananlar bir türlü uyum sağlamadığından netice hep hüsran oluyor. Hüsranı yaşayanlar da maalesef çoğunluğu teşkil ediyor.
”Avrupa da çok pahalı” denmesine rağmen bir tarım ülkesi olan Türkiye, gıda enflasyonunda Avrupa birincisi… Ülkemizde dünyaya gelip yaşamaya çalışan her beş çocuktan biri yetersiz besleniyor. Okullu olan her dört çocuktan biri de okula aç gidiyor. Ucuz olduğu için sağlıksız gıda tüketimi devamlı artıyor. Sebze, meyve, kırmızı et gibi gıdalara ulaşmak çok zor. Bazı kesimler inkar etse de semt ve ilçe pazarlarında pazarcıların gözden çıkardığı meyveleri ve sebzeleri toplayanlar çoğalıyor. Vatandaşlarımız, ucuz gıda ürünlerini almak için fırsat kolluyorlar. Bu husustaki kriz de gittikçe derinleşiyor. Bolluk içinde yüzenler çoğunluğun yaşadıklarının farkında değiller. Geçeklerin muhalefet olsun diye konuşulup yazıldığını düşünüyorlar. Sıkıntı yaşayan ülkelerdeki durumu takip eden “Derin Yoksulluk Ağı” Kurucusu Foggo “Fiyatlar arttıkça insanlar doğal gıdalardan ziyade işlenmiş ve sağlıksız gıdalara yöneliyorlar. Öğün atlamak da sıradanlaşıyor” değerlendirmesini yaptı. Çocuk gelişimlerinin takip edildiği bir başka değerlendirmede ise “Türkiye'de yoksulluk anne karnında başlıyor ve karşımıza bodurluk ve oburluk olarak çıkıyor. “ denildi. Çoğunluk için vaziyet ciddi. Ekonominin ayarının bozulması anne karnından başlayıp ölene kadar herkesi etkiliyor.

MUHTARLAR GÜNÜ KUTLANDI

YOLLAR ASFALTLANIYOR..!

İŞHANI YIKILDI

“GAZİ ORTAOKULU” GEZİDEYDİ

KUŞ GÖZLEM ETKİNLİĞİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ

ANKARA’da TEMASLARDA BULUNDU

ASFALTLAMA ÇALIŞMASINI TAKİP ETTİ

KAYADERE PİKNİK ALANI'NDA BİR ARAYA GELDİLER

CHP İLÇE ÖRGÜTÜNDEN BASIN AÇIKLAMASI

GAZİ YAHYA EYSEN KAYACIK KÖYÜ'NDE TOPRAĞA VERİLDİ

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.GALATASARAY A.Ş. 9 8 0 1 18 25
2.TRABZONSPOR A.Ş. 9 6 1 2 8 20
3.FENERBAHÇE A.Ş. 9 5 0 4 8 19
4.GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ A.Ş. 9 5 2 2 1 17
5.GÖZTEPE A.Ş. 9 4 1 4 8 16
6.BEŞİKTAŞ A.Ş. 9 5 3 1 4 16
7.SAMSUNSPOR A.Ş. 9 4 1 4 4 16
8.CORENDON ALANYASPOR 9 3 2 4 2 13
9.TÜMOSAN KONYASPOR 9 3 4 2 1 11
10.HESAP.COM ANTALYASPOR 9 3 5 1 -5 10
11.ÇAYKUR RİZESPOR A.Ş. 9 2 4 3 -3 9
12.KASIMPAŞA A.Ş. 9 2 4 3 -3 9
13.GENÇLERBİRLİĞİ 9 2 5 2 -4 8
14.İKAS EYÜPSPOR 9 2 5 2 -5 8
15.KOCAELİSPOR 9 2 5 2 -6 8
16.RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ 9 1 4 4 -2 7
17.ZECORNER KAYSERİSPOR 9 0 4 5 -14 5
18.MISIRLI.COM.TR FATİH KARAGÜMRÜK 9 1 8 0 -12 3