Bahri Korkmaz

Tarih: 09.12.2023 11:37

AÇLAR VE AÇGÖZLÜLER

Facebook Twitter Linked-in

Yaklaşan yerel seçimlerin haricinde “havada uçuşan milyon dolar haberleri” ülke gündemine oturdu. Olup bitenler hep para üzerine kurulu… Milyon dolarlık vurgunlar, milyarlık vergi kaçakçılığı, hesap makinelerine sığmayan uyuşturucu baronlarının paraları, mevcut düzenin efendileri sayılan bankaların aşırı karları… Bir de yeni yıldan itibaren ne kadar zam yapılacağı tartışılan asgari ücret ile “bugün varsa yarın yok” gözüyle bakılan emekli maaşlarında yapılacak artış oranı… Sabit gelirlilerin, emekçilerin ve emeklilerin aylık gelirleri, milyon dolarlık vurgunların ve lüks içinde yaşayanların hayatlarındaki bolluk karşısında unutulup gidiyor. Nereden para kazandıkları belli olmayan gencecik insanlar “sosyal medya fenomeni” adıyla piyasaya sürülüp paraya para demiyorlar. “Arap yağı bol bulunca saçlarına sürermiş” lafı günümüzde gerçek oldu. Eskilerin tabiriyle “eşek yükü ile para kazanan” güzellik salonu sahibi bayanlar, ne yapacaklarını bilemedikleri Amerikan Dolarlarını saçlarına takıyorlar. Aşırı zenginlikten dolayı “ne oldum delisi” olan bu tipler, kendisini bir anda ülkenin kaymak tabakası arasında buluyor. Fakir fukara grubuna mensup olan çoğunluk ise hep ekmek kuyruğunda… Günlük ekmeğini üç kuruş ucuza almak isteyenler, ekmeğin düşük fiyatla satıldığı büfelerin ve fırınların önlerinde ömür tüketiyorlar. Trabzon'da kendisine gazeteciler tarafından mikrofon uzatılan bir emekli, halkın bir kısmının içler acısı haline şu sözlerle tercüman oldu. “Yaşım 64, ben ekmeği kredi kartıyla alıyorum. Ekmek bile bizim için lüks oldu. Bu duruma düştük…”  Bir yanda para içinde yüzenler diğer yanda parasızlıktan kırılıp geçenler… Bir yanda aç gözlülük, bir yanda gerçek açlık. Asıl tehlike burada. 

Toplumun birçoğunun hayal bile edemeyeceği kadar para kazananların aç gözlülükleri ve daha çok paranın sahibi olma hırsları yüzünden düştükleri durum da gazetelerde sayfa sayfa haber yapılıyor. Televizyon muhabirleri “yüksek kârlı gizli fon” skandalının peşinde. Eskiden gazetelerde yayınlanan pehlivan tefrikası gibi ünlü futbolcuların ve iş adamlarının dolandırıldığı haberleri ilgiyle takip ediyoruz. Skandalın göbeğinde bir süre önce özel bir banka şubesinde müdür olan bayan var. Özne kendisi, eylemi yapan da kendisi. Futbol dünyasından ve iş aleminden tanınan ve bilinen simalar ise bu hanımın “daha çok para” kazandırma cazibesine kapılan mağdurlar. Mağdur olduklarını ve çarpıldıklarını gizli tutmaya çalışsalar da artık cin şişeden çıktı. Devreye Gençlik ve Spor Bakanlığı da girdi. Bakanlığa bağlı Teftiş Kurulu devreye girip yolsuzlukla ilgili inceleme başlattı. Milyon dolarlarla ifade edilen yolsuzluğun kokusu iyice yayılınca Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü 2023 yılı içinde İstanbul Göktürk'te bir eve baskın düzenledi. Bu baskında özel bir bankanın Büyükdere Şube Müdürü bayan gözaltına alındı. Bu operasyonun ardından katılımcılara büyük miktarda faiz vaat eden vurgun dosyasının kapağı açılmış oldu. Eski banka müdürü olan bayanın evinde arama yapıldı ve şüpheli hakkında ertesi gün nöbetçi mahkemeden tutuklama kararı çıktı. Adli sürecin çok hızlı ilerlediği bu dosyanın kapağı iyice aralandığında ise ortaya, aralarında ünlü isimlerin olduğu ve yaklaşık miktarı 80 milyon doları bulduğu ifade edilen bir dolandırıcılık vak'ası çıktı. İsimleri vurgunda mağdur olarak anılan simaların ortak özellikleri arasında çok para kazanmaları, paralarına para katmak için fırsat kollamaları, bol faiz gelirine bayılmaları  ve umreye gitmeleri de var. Üstelik bunların tamamının tutuklanan bayan banka müdürünün ofisine girerken kayda alınmış görüntüleri mevcut. Bu ve bunun gibi vurgunlarda olup bitenler gözü ve cüzdanı doymayanların sonunu göstermesi bakımından önemli. İbretlik vak'alar… Yıllar önce yaşanan “Banker Kastelli ve benzeri” vurgunları hatırlatıyor. Çantalar dolusu paralarını, elleriyle dolandırıcı bir bayana teslim edenlerin acı sonu… Yalnız bütün bu yaşananlar magazin haberi değil, maalesef Türkiye gerçekleri. Bir yanda açlar, diğer yanda açgözlüler… Bütün bunlar masal ya da film senaryosu da değil, gerçek hayattan kesitler… Bakalım açgözlülerin vurgun yediği bu süreç nasıl bitecek?     


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —