Tarih: 17.01.2023 10:01

TECAVÜZCÜ..

Facebook Twitter Linked-in

 Çocuklar, dünyanın her tarafında toplumların geleceğidir. Çocuklarına sahip çıkamayan toplumların geleceği karanlıktır. Çocuklara sahip çıkmak da devletin izleyeceği eğitim politikalarıyla mümkün olur. Çocuk eğitiminde devlet öncüdür. Küçükleri hayata hazırlamak için verilecek eğitimin ana hatlarını devlet tayin etmelidir. Bu konuda boşluk bırakılırsa veya devletin yerine kendini koymaya çalışan oluşumlara göz yumulursa bunun arızaları yıllar içinde ortaya çıkar. Türkiye'de, eski söylemiyle Tevhid-i Tedrisat yani Eğitimde Birlik Yasası vardır. Hiçbir kişi, teşkilat, oluşum Eğitimde Birlik kuralını bozamaz. İstediği gibi bir müfredat yaparak çocuklara öğretemez. Onları kendi amaçları doğrultusunda yetiştiremez. Milli Eğitim Bakanlığı'nın müsaadesi olmadan eğitim kurumu açıp işletemez. Ülkemizde bu kuralların bazı çevreler tarafından hiçe sayıldığı bir gerçek. Kutsal değerleri işine geldiği gibi kullanan bazı çevreler çocuklarımıza, dolayısıyla geleceğimize zarar vermektedirler. 
Günlerdir yazılı ve görsel basının gündeminden düşmeyen bir hadise var. Ulusal basın organlarının bir kısmından öğrendiğimize göre 6 yaşındaki bir kız çocuğu, annesinin ve babasının rızası ile yıllar önce bir tarikat veya cemaat mensubu ile evlendirilir. 6 yaşında, okul ve oyun çağındaki bu talihsiz çocuk ortaokul yaşlarına gelinceye kadar güya evlendiği tarikat mensubunun tecavüzüne uğrar. Ancak ne annesi ne de babası O'nun feryadını duymaz ve 14 yaşına geldiğinde de hastaneden kendisi için 21 yaşındaki bir kadının kemik yaşı alınır. Bu resmi kurumda da yapılan usulsüzlüğe itiraz eden olmaz. Talihsiz kız çocuğu, 21 yaşındaymış gibi kendisine tecavüzcüsü ile dini nikah kıyılır. Kızın işkencesi 24 yaşına kadar devam eder. Bundan iki sene evvel bu acı hikayenin baş kahramanı olan genç kız, hukuki haklarını aramaya karar verir. Yazdığı dilekçe ile beraber yaşadığı dramın ses kayıtlarını da gerekli yerlere teslim eder. Ancak müracaatına cevap alamaz. Aile yakınlarından ve devletin kurumlarından çığlıklarını duyan olmayınca olaya genç bir gazeteci el atar. Genç gazetecinin çalışmalarıyla şimdi 24 yaşında olan mağdur kadının sesini bütün dünya işitir. O'nun kendisine yapılan muameleye isyanı dalga dalga yayılır. Böylelikle neredeyse ört bas edilmek üzere olan küçük bir kıza tecavüz hadisesi, toplumun kahir ekseriyetinin sahip çıktığı bir olay haline gelir. Kamuoyunun baskısı ile bu iğrenç tecavüz hadisesine adalet el attı. Olayın failleri olan anne-baba ile tecavüzcü olduğu iddia edilen şahıs hakkında iddianame hazırlandı. Mahkeme günü tayin edildi. İlk mahkemenin Mayıs sonunda toplanacağı kamuoyuna ilan edildi. Ancak toplumsal baskı ağırlığını koyunca Aile Bakanlığı olaya el attı ve ilk mahkeme 2023 yılının Ocak ayına alındı. Yıllarca kendisine tecavüz edildiğini iddia eden genç kadının çektikleriyle ilgili olarak olumlu gelişmeler bununla da kalmadı. Tarikat, cemaat gibi oluşumlar rahatsız olsa da  halkın yaşanan çirkinliğin araştırılması talebi ağır basınca, 6 yaşındaki kızını bir tarikat mensubuna eş olarak takdim eden baba ile sözde damat tutuklandı ve cezaevine kondu. Allah'tan korkma ve kuldan utanma gibi duyguları olmayan bu “varlıklar” adalet önünde hesap verecekler. Bu insanlık dışı vak'anın dikkat çeken ve insanı üzen tarafı ise mevcut durumda bile bunları savunmaya çalışanların çıkması. Hadiseyi, dine ve inanca saldırı olarak görenler çıkması. Bu olayın failleri tam bir insanlık suçu işlemişlerdir. Bunun savunulacak tarafı yoktur. Bu arada tecavüzcünün eski ses kayıtları da yayınlandı. Kamuoyu ile paylaşılan bu ses kayıtlarında, olayın merkezindeki “kocanın” başka küçük çocuklara da tecavüz ettiği anlaşılıyor. Çünkü “kocanın” bir cümlesi şöyle: “Bu sana benzemiyor. Dokunduğumda hemen –zırtlıyor.-Sen böyle değildin…“ İfade aynen böyle… 
6 yaşındaki çocuğun evlendirilmesiyle ilgili dava kapsamında tutuklanan eski eş K. İ. ve baba Y. Z. G.'nin ifadeleri ortaya çıktı. Mahkemede son sözü sorulan Y.Z.G., “Ben Rabbimden korkarım, ölünce ona hesap vereceğim. Siz de hesap vereceksiniz. Sizlerin verdiği kararı bozacak Allah vardır” dedi. Yaptığı çirkinliğe kılıf bulmaya çalışan bir baba. Keşke “Rabbinden korksaydı…” 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —